Al götür beni seninle.
Al dünyanın sonun kadar götür.
Güneşin ve kıyıya vuran dalgaların olduğu yere...
Yalnızız.
Orada zaman kum gibi.
Sedef gibi rüyalar.
Al götür beni seninle.
Al götür.
Sahi, sen hiç evrenin duvarlarını gördün mü ?
Sahi, biliyor musun, samanyolunun girişi nerede ?
Sahi, kaderin işleyişini hesaplayabilir misin ?
Sahi, ruhun nefesini kağıda çizebilir miydin ?*
,
Seninleyken dünyayı gözler önüne sereceğim.
Çağır yanına, usulca dalga danslarının olduğu yere.
Al götür beni seninle.
Al dünyanın sonun kadar götür.
Güneşin ve kıyıya vuran dalgaların olduğu yere...
Yalnızız.
Orada zaman kum gibi.
Sedef gibi rüyalar.
Al götür beni seninle.
Al götür.
Sahi, galaksilerden gelen çağrıları hiç duydun mu ?
Sahi, evrenin varlığının bilmecesini çözdün mü ?
Sahi, gezegenler arasında uçma isteğini bastırdın mı ?
Onun için kendi hayat hikayeni baştan yazıyorsun.
Seninleyken dünyayı gözler önüne sereceğim.
Çağır yanına, usulca dalga danslarının olduğu yere.
Al götür beni seninle.
Al dünyanın sonun kadar götür.
Güneşin ve kıyıya vuran dalgaların olduğu yere...
Yalnızız.
Orada zaman kum gibi.
Sedef gibi rüyalar.
Al götür beni seninle.
Al götür.