Bir bakış,karanlık oda
Sadece senin içindi
Zaman çok hızlı geçti
Sen geriye sarıyorsun
Bir ceketteki düğmeler
Tasasız bir espri
Kanıt yok,çok değil
Ama sen yeterince gördün.
Kısa konuşmalar,o sürüyor.
Gece yarısında kahve
Işık yansıyor
Boynundaki zincire
'Yukarı bak', diyor.
Senin omuzların değiyor.
Kanıt yok,tek bir dokunuş.
Ama yeterince hissettin.
Sen onu sessizlikte duyabilirsin.
Sen onu ev yolunda hissedebilirsin.
Sen onu ışıklar kapalıyken görebilirsin.
Sen aşıksın,gerçek aşk.
Sen aşıksın.
Sabahleyin,onun evi
Yanmış tost,Pazar günü
Sen onun gömleğini saklıyorsun.
O sözünü tutuyor.
Tek bir seferliğine, serbest bırakıyorsun.
Korkularını ve hayaletlerini
Tek bir adım,fazla değil.
Ama yeterince şey söyledi.
Kaldırımlarda öpüşüyorsunuz.
Kavga ediyorsunuz ve tekrardan konuşuyorsunuz.
Bir gece,uyanıyor
Yüzündeki yabancı bir bakışla
Duruyor, sonra diyor ki
'Sen benim en yakın arkadaşımsın'.
Ne olduğunu biliyordun
O aşık olmuş.
Sen onu sessizlikte duyabilirsin.
Sen onu ev yolunda hissedebilirsin.
Sen onu ışıklar kapalıyken görebilirsin.
Sen aşıksın,gerçek aşk.
Sen aşıksın.
Ve bu sürüyor.
İkiniz kar küresinin içinde çepeçevre dans ediyorsunuz.
Ve o senin resmini şehir merkezindeki ofisinde tutuyor.
Ve sen şimdi anlıyorsun niye akıllarını kaybettiklerini ve savaştıklarını
Ve benim neden bütün hayatım boyunca kelimelerle ifade etmekte zorlandığımı
Çünkü sen onu sessizlikte duyabilirsin
Sen onu ev yolunda hissedebilirsin.
Sen onu ışıklar kapalıyken görebilirsin.
Sen aşıksın,gerçek aşk.
Sen aşıksın.
Sen onu sessizlikte duyabilirsin.
Sen onu ev yolunda hissedebilirsin.
Sen onu ışıklar kapalıyken görebilirsin.
Sen aşıksın,gerçek aşk.
Sen aşıksın.
Sen onu sessizlikte duyabilirsin.
Sen onu ev yolunda hissedebilirsin.
Sen onu ışıklar kapalıyken görebilirsin.
Sen aşıksın,gerçek aşk.
Sen aşıksın.