Eskiden yazardım
Eskiden mektuplar yazardım
Eskiden imzalardım
Eskiden geceleri uyurdum
Beynimin dibine yerleşmiş yanıp sönen ışıklardan önce
Ama tanıştığımızda
Tanıştığımızda zaman çoktan değişmişti
Ben de hiç mektup yazmadım
Hiç gerçek kalbimi almadım, bunu hiç yazmadım
Işıklar kesildiğinde
Şehir merkezindeki kalabalığın içinde dururken kayboldum
Şimdi hayatlarımız hızla değişiyor
Şimdi hayatlarımız hızla değişiyor
Umarım saf olan bir şeyler kalır
Umarım saf olan bir şeyler kalır
Bu şimdi tuhaf görünüyor
Nasıl eskiden mektupların gelmesini beklerdik
Ama daha tuhafı da
Küçücük bir şeyin seni hayatta tutabiliyor olması
Eskiden beklerdik
Eskiden saatlerimizi sadece etrafta yürüyerek harcardık
Eskiden beklerdik
Kalabalık şehir merkezindeki tüm o harcanmış hayatlar
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Bazen hiç gelmezdi
Eskiden beklerdik
Bazen hiç gelmezdi
Eskiden beklerdik
Hala acıyı yaşıyorum
Yazacağım
Gerçek aşkımı bir mektup
Imzalayacağım
Masadaki bir hasta gibi
Yeniden yürümek istiyorum
Acıyı yaşayacağım
Şimdi hayatlarımız hızla değişiyor
Şimdi hayatlarımız hızla değişiyor
Umarım saf olan bir şeyler kalır
Umarım saf olan bir şeyler kalır
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Bazen hiç gelmezlerdi
Eskiden beklerdik
Bazen hiç gelmezlerdi
Eskiden beklerdik
Hala acıyı yaşıyorum
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Eskiden beklerdik
Eskiden bunun için beklerdik
Eskiden bunun için beklerdik
Şimdi "nakaratı yeniden söyle" diye bağırıyoruz
Eskiden bunun için beklerdik
Eskiden bunun için beklerdik
Şimdi "nakaratı yeniden söyle" diye bağırıyoruz
Eskiden bunun için beklerdim
Eskiden bunun için beklerdim
"Nakaratı yeniden söyle" diye bağıran sesimi duy
Bunun için bekle