Birbirimizden af dileyebilir miyiz ?
yoksa sadece rol mü yapacağız,
tüm şiddetin bittiğine dair.
işimiz bitti mi yani,
her şeyi rafa mı kaldırıyoruz ?
tüm çığlıkları sessizliğe mi dönüştürüyoruz ?
az adam olacak mısın ?
öne çıkabilir misin ?
her şeyi kabullenecek misin ? yoksa inkar mı edeceksin...
tüm kaybettiğimiz o zamanlar
gerçekten değdi mi tüm bunlara
bir aileyi ikiye ayırıp
tüm bildiklerimizi yok etmeye (değdi mi)
Gaddar, çok cüretkar...
kalbinin rezilliği kadar yalnızsın
elindeki sonuçlara, hiçbir savunman yok
birazcık düşünmüş olsaydın,
bir an için olsun uysal olsaydın...
neden ikimiz de haklı olduğumuza inanıp durduk ki...
GADDAR!
Aklımı temizleyebilir miyim ki ?
her şeyi geride bırakabilir miyim ki ?
tek tek tüm parçaları yeniden toplayabilmek için.
yaralarımı gizleyebilir miyim
tıpkı hapishane parmaklıklarına saklarcasına
beni sürekli sınırlayan o parmaklıklara...
her şeyi geri getirecek miyiz ki ?
çöküşten sonra bile...
yeniden kurabilmemiz için zaman kaldı mı ?
acaba birazcık olsun umut kaldığına dair ikna olabilir miyim ?
ruhumu bu kadar derinlemesine kesen yaralarla...
acaba tekrardan bütün olabilir miyiz ?
söylemek istediğim o kadar çok şey var ki...
ama içimizdeki sevgi nefrete dönüştü. uzaklaşıp durduk
ve çıkan tüm kelimeler birer boka döndü
ve tüm bunlar diş çekiştirmek gibi geliyor çünkü asla itiraf etmiyorsun !
artık zarar verildi bile
herkes incindi ve zarar gördü ama kimse kazanmadı
kalbimi besleyen şeyin kanlarımda akan kanın olduğunu unuttuk mu yoksa !
Gaddar, çok cüretkar...
kalbinin rezilliği kadar yalnızsın
elindeki sonuçlara, hiçbir savunman yok
birazcık düşünmüş olsaydın,
bir an için olsun uysal olsaydın...
neden ikimiz de haklı olduğumuzu savunup durduk ki
GADDAR!