Trieste [Turkish translation]

Bütün düşüncelerimde,

hep aklımda olan veya dün doğan,

Biri diretiyor:

şu şarkı söylemek isteyeni,

bir vals eşliğinde, başımı

döndüren.

Akıldan çıkmayan bir ezgi gibi,

işitip hiç unutamadığın,

Trieste.

Ani bir rüzgar,

sertçe yüzünü okşayan,

Trieste.

Deniz, bitimsiz gökyüzü,

merkezi dünyamın,

Trieste.

Beyaz flamalara kesmiş bir gemi,

mavi ve gök rengi,

Trieste.

Bardaktaki bir gül,

iki sardunya pencere kenarındaki,

Çiçek Trieste.

Eski meyhane şarkıları,

şarap üzerine, kadınlar, özlem.

Trieste’m.

Toplu fotoğraf Miramare’de,

denizci üniforması ile,

Kartpostaldaki Trieste.

Ve şu senin yaşlılar sahildeki,

bir deniz kızı, hayal kurmak için,

Trieste.

Valslerin Trieste’si,

neşeli ve kuzeyli,

İmparatorluk Trieste’si.

Gözdesi padişahın

ve imparatorun,

Trieste, sevgi.

Çok sevilen bir kadın gibi,

yitirilip sonra aranan,

yeniden kavuşulan Trieste.

Baharda üç renk,

sınır bayrağı,

Kurtuluş Trieste’si.

Yeniden çiçek veren umut,

ve hemen ihanet edilen,

yaralı Trieste.

Romalı Cumhuriyetçi,

çok ağır bedel ödetmelisin,

İtalyan olman gerekiyorsa...

Çiçek Trieste,

neşeli ve valsçi...

İmparatorluk Trieste’si.

Gözdesi padişahın

ve imparatorun,

Trieste, sevgi.

Yeniden çiçek veren umut,

ve hemen ihanet edilen,

yaralı Trieste.

Trieste, sevgi.