Then Came the Last Days of May [Turkish translation]

Çölün kurak, kumlu toprağı

Güneş yalnızca bir nokta

Ve azıcık bir su uzunca bir yolu gidiyor

Çünkü hava sıcak

Üç iyi dost gülüşüp tüttürüyorlardı

Kiralık bir Ford'un arka koltuğunda

Pek uzağa gidemeyeceklerini bilmiyorlardı

Her birinin cebinde paradı vardı

Gidip yepyeni bir araba almaya yetecek kadar

Ama hepsinde sahip oldukları para kaldı

Paradan medet umdular, onları uzaklara götürmesi için

Gökyüzü parlak, bir trafik ışığı var

Arada sırada da kamyonlar

Ve tek bir polis bile görmemişlerdi (ne şans ama)

İhtiyaçları olan her şeyi getirmişlerdi

Malları1 ölçecek çantalar ve tartılar

Şoför, sınır hemen kayalığın orada dedi

Ve birden araba durdu

Soğuk ve çorak toprağın ortasında

Ve üç genç dönüp yere dağıldı

Üç çocuğun kanı

Tuzağa düşürüldüklerini nereden bilebilirlerdi ki?2

Onlar iyiler, mayısın son günleri

Kuru havayı soluyor olacağım

Yakında gideceğim

Diğerleri zaten orada

Bir uğramak istemez miydin,3

Orada durmak yerine?

Batı yılın bu zamanı güzelmiş diyorlar

Evet öyle diyorlar

1. Uyuşyurucu. Şarkı kaçak uyuşturucu ticareti yapan üç üniversite öğrencisi hakkında. Paraları ve "mallar"ıyla ticareti yapacakları yere gidiyorlar, başlarına geleceklerden habersiz.2. Şoför gençleri tuzağa düşünüp öldürdü ve paralarını aldı3. Şoför sıradaki kurbanın kendisi olması için dinleyiciyi davet ediyor. Blue Öyster Cult'ın şarkılarında bu tür ölüme davetler vardır