The knife [Turkish translation]

Hayatımın yakında başlayacağını söyle,

Bana bir kahraman olduğumu söyle,

Tüm vahşi hayallerinin sözünü ver,

Vücudunuzu tutuşturun öfkenin aleviyle.

Şimdi, bu çirkin dünyada

Tüm bu kötülükleri yok etmenin zamanı geldi.

Şimdi, emri verdiğim anda

Özgürlüğünüz için savaşmaya hazırlanın

Şimdi -

Kalkın ve savaşın, haklı olduğumuzu biliyorsunuz

Yalanları parçalamalıyız,

Akıllarımızda bir hastalık gibi yayılan.

Yakında güç bizim olacak, her asker dinlenecek

Ve icabına bakacağız

Sevgimizi şimdi hak eden herkesin.

Bazılarınız ölecek -

Elbette onlar size hediye edeceğim özgürlüğün şehitleri.

Öldüreceklerinizin isimlerini vereceğim,

Hepsi çocuklarıyla birlikte ölmeli.

Kafalarını eski saraya taşıyın,

Yükseğe asın, bırakın kan aksın.

Şimdi, bu çirkin dünyada

Etrafımızdaki tüm prangaları kırın,

Şimdi, seferimiz başladı

Bize kahramanlara layık bir ülke verin,

Şimdi -

Kalkın ve savaşın, haklı olduğumuzu biliyorsunuz

Yalanları parçalamalıyız,

Akıllarımızda bir hastalık gibi yayılan.

Yakında güç bizim olacak, her asker dinlenecek

Ve icabına bakacağız

Sevgimizi şimdi hak eden herkesin.

Bazılarınız ölecek -

Elbette onlar size hediye edeceğim özgürlüğün şehitleri.

Sadece özgürlük istiyoruz

Sadece özgürlük istiyoruz

Sadece özgürlük istiyoruz

Sadece özgürlük istiyoruz (Özgürlük, özgürlük, özgürlük...)

Sadece özgürlük istiyoruz (Bugün burada, işler kontrolden çıkıyor...)

Sadece özgürlük istiyoruz (Pekâlâ askerler, onları kafalarının üzerinden vurun!)

Sadece özgürlük istiyoruz

--- KAZANDIK ---

Bazılarınız ölecek,

Elbette onlar size hediye edeceğim özgürlüğün şehitleri.