Mor kaldırım
Kırıkparmaklar cama vuruyor cansızca
Bedenler sallanıyor çatılardan ve direklerden
Boşluklardan gelen uğultular
Uykusuz geceler ve tek gecelik ucuz oteller
Oh, sadece sürükleriniyorum hep geriye dönmek için
Ve bir şey arıyorum
Oh, ne olduğu umrumda değil
Farları kapalı sürüyorlar, herhangi bir yerde olabilirler
Camları düşüyor
Açık ağızlarla üstü açık arabalar
Altın kaplama dişler ve altın arabalar
Gözlerini kapatıyorsun, ağzını kapatıyorsun, kulaklarını tıkıyorsun
Yine de benim izimi takip ediyorsun
Her şeyi yapacağım, sen ne söylersen yapacağım
Tanrı zaten beni terk etti.
Kaldırımlarda lavlar
Lekelerle ve cennetle ve son parıltılarla yıldızlar
Yankılarımız küllerin altında canlı olarak gömülü
Onlar boşluklardan gelen uğultular
Bir zamanlar binaların tapınaklarına katılmıştık,
Şimdi de kafamız duvarlarda kaldı.
Biz harabeler içindeki kalıntılarız
Her köşede bir gladyatör başka bir yüzyıl için yalvarıyor
Hiçbir şey bilmemek ve her şeyi bilmek için kimse dilini kesmediğinde
Hayvan ve tanrı ol
Gözlerinizi kapatıyorsunuz, ağzınızı kapatıyorsunuz, kulaklarınızı tıkıyorsunuz
Yine de izimizi takip ediyorsunuz
Her şeyi yapacağız, siz ne söylerseniz yapacağız
Tanrı zaten bizi terk etti.
Gözlerinizi kapatıyorsunuz, ağzınızı kapatıyorsunuz, kulaklarınızı tıkıyorsunuz
Yine de izimizi takip ediyorsunuz
Her şeyi yapacağız, siz ne söylerseniz yapacağız
Tanrı zaten bizi terk etti.
Bahçede yankılar var kimsenin dinlemediği
Bahçede kaybolmuş yankılar var kimsenin dinlemediği
Fısıldıyorlar:
Sadece yaşayanlar ölür.