Bir süreliğine beni affet
Gözlerim sonuna kadar açıkken ve iki cephe arasında dururken *
Seni bir süreliğine affettim
Gözlerim sonuna kadar açıkken ve iki cephe arasında dururken
Ve bir aslan, bir aslan kükrer, duymuyor musun?
Bir çocuk, bir çocuk ağlarsa, onları affetmez misin ?
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
Bir süreliğine beni affet
Ortasını göremiyormuş gibi yap
Hiç bir süredir merak ettin mi
İçimde derin bir hissin var olduğunu
Iki cephe arasında kaldın *
Bir aslan kükrerse, duymaz mısın?
Bir çocuk, bir çocuk ağlarsa, onları affetmez misin ?
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
Bir süreliğine beni affet
Gözlerim sonuna kadar açıkke
ve iki cephe arasında dururken *
Hiç bir süredir merak ettin mi
İçimde derin bir hissin var olduğunu
Iki cephe arasında kaldın *
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
Evet, çok güçlü görünebilirim
Evet, belki çok konuşuyorum
hiç bu kadar yanılmamıştım
* "Being caught in the middle" is an idiom and means being in the middle of two fronts.
Example : Children whose parents are getting divorced often feel as if they are caught in the middle of their parents. They do not want to appear to favor one parent over the other and must act carefully to keep both parents satisfied.
* "Ortada kalmak" bir deyimdir ve iki cephenin ortasında olmak demektir.
Örnek : Anne-babası boşanmakta olan çocuklar genellikle kendilerini anne babalarının ortasında kalmış gibi hissederler. Bir ebeveyni diğerine tercih ediyormuş gibi görünmek istemezler ve her iki ebeveyni de memnun etmek için dikkatli hareket etmelidirler.