(kıta 1)
Kimse birbirimize hoşçakal demenin kolay olduğunu söylemedi
Senin arkadaşın olabilir miyim onu bile bilmiyorum
Bak, eğer birbirimizi sevdiysek
Kaç tane evren icat ettik?
Kaç kez bu hikayeyi baştan aldık?
Ve bak bize ne oldu
(ön-nakarat)
Dudaklarımız bu kadar acıyı hak etmiyor
Kim derdi ki bir günde yıllar ölür?
Kime aşık oldun?
Eğer asla hoşuna gitmediyse tüm bu benliğim
Parçalara ayrılan bir kaderimiz vardı
Artık bunu net olarak görüyorum
(nakarat)
Güzel yerler görebildim
Seninle onları hayal edebildim
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum
Eğer istemiş olsaydın
Güzel yerler görebildim
Seninle onları hayal edebildim
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum
Eğer istemiş olsaydın
(kıta 2)
Pazar günü yataktaydık
Kıyafetler yerlere fırlatılmış haldeydi
Bir çok kişinin gıpta ettiğiydik
Şimdi bize bakmış olanlara gıpta ediyorum
Seninle olabildi, benimle olabildi
Hiçkimse hayatta kalacak kadar becerikli değildi
Gelecekten çok geçmişe aitiz
Yalnız bu kahrolası duvarı yıkamıyorum
(ön-nakarat)
Dudaklarımız bu kadar acıyı hak etmiyor
Kim derdi ki bir günde yıllar ölür?
Kime aşık oldun?
Eğer asla hoşuna gitmediyse tüm bu benliğim
Parçalara ayrılan bir kaderimiz vardı
Artık bunu net olarak görüyorum
(nakarat)
Güzel yerler görebildim (güzel)
Seninle onları hayal edebildim (seninle hayal edebildim)
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum
Eğer istemiş olsaydın
Güzel yerler görebildim
Seninle onları hayal edebildim
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum (eğer istemiş)
Eğer istemiş olsaydın (eğer istemiş olsaydın)
Güzel yerler görebildim (güzel yerler görebildim)
Seninle onları hayal edebildim (edebildim, edebildim)
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum (eğer istemiş)
Eğer istemiş olsaydın (eğer istemiş olsaydın)
Güzel yerler görebildim (güzel yerler görebildim)
Seninle onları hayal edebildim (seninle onları hayal edebildim)
Soğukta çıplak ayak yürümüş olurdum (eğer istemiş)
Eğer istemiş olsaydın (eğer istemiş olsaydın)