Shoemaker [Turkish translation]

Şimdi tıka basa toksun

Sonsuz dünyevilik ve merak için

Göklerdeki bir yolcunun

Duyulmamış hikayesi

Esiyor dünyada

Senin (hikayen) tüm göklerin mezarlığını

Aşıp da evinin yolunu tutan bir gemi misali

Sen bizimlesin, gecenin yüzü

İnsanlığın acısına eşlik edersin şarkılarınla

Bırak ben de eşlik edeyim şarkına

Evindesin artık, alışılmadık bir duygu

Düşlediğin tüm yaratılanlar (olarak)

Biz de sana gelmek istiyoruz

Olabildiğim en son yerdeyim

Uzaklara ulaşırken sen

Yıldızlarla kaplı denizde

Küçük yıldızlarla süslenmiş ( bir deniz )

Gecenin gelmesini bekliyoruz hep birlikte

Acı çekmeye değecek güzellik

Sana katılmaya geliyoruz

Umut dirildi bir ömür uğruna

İnsanlığın kıvılcımını yeniden alevlendirmek için

Geceye aşıkken

Şimdi tıka basa toksun

Sonsuz dünyevilik ve merak için

Göklerdeki bir yolcunun

Duyulmamış hikayesi

Esiyor dünyada

Sayısız sonlardaki göklerin haritası

Sende saklı

Olabildiğim en son yerdeyim

Uzaklara ulaşırken sen

Yıldızlarla kaplı denizde

Küçük yıldızlarla süslenmiş ( bir deniz )

Olabildiğim en son yerdeyim

Uzaklara ulaşırken

Yıldızlarla kaplı denizde

Küçük yıldızlarla süslenmiş ( bir deniz )

Yıldızlar çağırıyor

Rüya misali bir gaydanın sesiyle

Geldik buraya

Senin rehberlik eden ışığınla kalabilmek adına

" Juliet: Bana romeo'mu ver; sonra öldüğünde

al da küçük yıldızlara böl onu;

onlar göğün yüzünü öyle bir süsleyecektir ki,

bütün dünya gönül verip geceye,

tapmayacaktır artık o muhteşem güneşe...

-W. Shakespeare / Romeo Ve Juliet

Övgüyle

Yıldızlara!