Eski, geçmiş zamanların bir şarkısını söyleyeceğim,
Bir gülün türküsünü söyleyeceğim.
Yıllar, yıllar öncesinde,
İki gül varmış, iki gül.
Bir süre öncesiymiş, tarih olmuş günlerde,
Güllerden biri beyaz, diğeri kırmızıymış.
Bir bahçenin çocukları, iki kardeş gibi,
Yaprakları ve dikenleri büyümüş.
Tertemiz ışıkları olan sabah vakti geldiğinde,
Beyaz gül, gözlerini açmış,
Akşamüstü vakti, olayların arefesinde,
Kırmızı gül, gözlerini kapatmış.
Ve geceler boyunca, ve geceler boyunca,
Rüzgarlar esip durmuş, yumuşakça,
Böylece çiçek açmışlar, gelinceye kadar bir insan eli,
Bir gülü çekip koparan bir insan eli.
Ve bugüne kadar bir bilgimiz yoktu-
Koparılan hangi güldü.
Bildiğimiz tek şey, kalan gülün
Kalbinin kırılmış olduğu, kırılmış...
Yıllar, yıllar öncesinde,
İki gül varmış, iki gül.
Bir süre öncesiymiş, tarih olmuş günlerde,
Güllerden biri beyaz, diğeri kırmızıymış.