Ramunder [Turkish translation]

Ramund ana güverteye çıktığında

Ana güverte gıcırdadı ve kirişler inledi

Ve bütün tayfası onun etrafında korkuyla toplandı

Kargo gemilerini inşa edilmesini ümit ederken

"Seferimiz başarısızlıkla sonuçlanmayacak" der Ramund

"Hadi şimdi yelkenleri fora edelim!" der cesur, genç Ramund

Sonra da büyük okyanusa yelken açtılar

Devlerin diyarına gelene kadar

Ve Ramund geminin tam en ucuna gitti

Ve krallarına söylediği sözler küstahçaydı

"İşte burdayım, gördüğünüz gibi" der Ramund

"Çok da zor olmadı benim için" der cesur, genç Ramund

Merhamet et bana, bay Ramund, yalvarırım

Ve hayatımı öfkenden bağışla

Yedi varil dolusu altın vereceğim sana

Görkemiyle parlayacak bir güneş gibi olan altınlar

"Eğer istersem kendim alırım onu" der Ramund

"Ve seni de gebertebilirim" der cesur, genç Ramund

Güreştiler ve söylemeye gerek var mı bilmiyorum ama boğuştular bir de

Kollarıyla, elleriyle ve parmaklarıyla

Ve Ramund koca adamın sakalın kavradı

Ve çirkin ağzını lime lime parçaladı

"Ne boktan bir yüzün varmış" der Ramund

"Kıyafetlerin de bok içinde" der cesur, genç Ramund

Sonra Ramund muazzam kılıcını çekti

Ve devin kafasını kesip kopardı

Ve otuz üç öküz sırayla ipe dizdi

Düştüğü yerden haraket bile ettiremedi

"Iskaladım sanmıştım" der Ramund

"Ama asıl kaybeden sensin" der cesur, genç Ramund

Ve Ramund yedi Stout gemisini doldurdu

Altınlarıyla, mücevherleriyle ve paralarıyla

Sonra da büyük okyanusa yelken açtılar

İmparatorun topraklarına gelene kadar

"İşte burdayım, gördüğünüz gibi" der Ramund

"Çok da zor olmadı benim için" der cesur, genç Ramund

Ve Ramund kapıya o kadar sağlam bir şekilde geçirdi ki

Taş duvarlar un ufak olmaya başladı

Ve camları patlatıp yere düşürdüler

Ve bütün ev enkaza döndü

"İçeri girmek amma da kolaymış be" der Ramund

"Şimdi, kavga başlasın!" der cesur, genç Ramund

Merhamet et bana, bay Ramund, yalvarırım

Ve hayatımı katliamdan bağışla

Krallığımın bir yarısını vereceğim sana

En genç kızımla beraber

"Eğer istersem hepsini kendim alırım zaten" der Ramund

"Kızını da öyle" der cesur, genç Ramund

Sonra Ramund muazzam kılıcını çekti

Ve gururlu olanın kafasını kesip kopardı

Çok uzaktaki bir dağın tepesine doğru uçurdu

"Iskaladım sanmıştım" der Ramund

"Ama sonunda orda yatıyorsun" der cesur, genç Ramund