오렌지색 하늘 [Orange Sky] [Turkish translation]

Sonsuzluk gibi bir şey yok

Bana gülümsedin ve neden olamadığını sordun? Sebebi

Sana elimi uzattım

Beni bırakmadın

Beni sadece bu yerde yalnız bıraktın

Benim için büyük bir yalnızlık dalgası ile sarılmaktı

Bir akşam sokakta yürürken aniden durdum

Kafamı kaldırdım ve yukarı baktım

Turuncu gökyüzü altında

Yaşamak için sebep aramaya çalıştım

Rüzgar esmeyi kesti, yine de gölgem uzamaya devam etti

Ancak senin sıcaklığını kucaklayabilirim

Sadece anılarımda var olan aşık olduğum o kişiye baktım

Hala o gün hissettiğimiz sıcaklığa değer veriyor musunuz?

Çok özlediğim o ses

Ne demeye çalışıyor

Kalbim bu turuncu gökyüzünün altında

Gözyaşları sebepsiz yere düşüyor

Çaresiz bir hayat hala parlayabilir

Bana öğrettiğin şey buydu

Fildişi Kule'de birisi hapsolursa hiçbir şey değişemez

Bu sınırlı günlerden geçebilmeyi istiyorum

Ve mektubu tıpkı senin yaptığın gibi turuncu gökyüzünden teslim almak istiyorum

Gözyaşları düşüyor

Yalnız değilsin

Bu son değil

Gözlerimin turuncu gökyüzünün altında kapatıyorum

Benim için, hayatta olmamın nedenini hissediyorum