One Mississippi [Turkish translation]

[Nakarat]

İlk saniye, buradasın

Beni tüm kalbinle seviyorsun

Ve ikinci saniye, biz çığlık atıyoruz

Birbirimizin uzak düşmesini izlemek için

Üçüncü saniye, gittin

Bittiğini ve daha fazla istemediğini söyleyerek

Ama dördüncü saniye, evdesin

Sanki hiçbir şey olmamış gibi

[1.Kıta]

Neden kalıyorum?

Biliyorum gitmeliyim

Maskara yanaklarımdan aşağıya süzülüyor

Ama beni içeriye çekip, unutmamı sağlıyorsun

Bizim derimizde ki kırık bardakla ilgili

Siren sesini duyunca korkmuyoruz

Biraz içine ettik çünkü bunun eğlenceli olduğunu düşünüyoruz

Arayı düzeltmek için öpüşüyoruz, ayrılmak için seviyoruz

Baştan karaya gidiyoruz, ama tehlike için yaşıyoruz

Sayıyoruz

[Nakarat]

İlk saniye, buradasın

Beni tüm kalbinle seviyorsun

Ve ikinci saniye, biz çığlık atıyoruz

Birbirimizin uzak düşmesini izlemek için

Üçüncü saniye, gittin

Bittiğini ve daha fazla istemediğini söyleyerek

Ama dördüncü saniye, evdesin

Sanki hiçbir şey olmamış gibi

[2.Kıta]

Zemini hazırlamanı seviyorum

Nikotini içine çekme şeklin gibi

Hoşça kal dediğin zaman yanmasını seviyorum

Aklımla uğraşmanın acıtmasını seviyorum

Ya da bunun eğlenceli olduğunu düşündüğümden mahvettim

Siren sesini duyunca korkmuyoruz

Arayı düzeltmek için öpüşüyoruz, ayrılmak için seviyoruz

Baştan karaya gidiyoruz, ama tehlike için yaşıyoruz

Sayıyoruz

[Nakarat]

İlk saniye, buradasın

Beni tüm kalbinle seviyorsun

Ve ikinci saniye, biz çığlık atıyoruz

Birbirimizin uzak düşmesini izlemek için

Üçüncü saniye, gittin

Bittiğini ve daha fazla istemediğini söyleyerek

Ama dördüncü saniye, evdesin

Sanki hiçbir şey olmamış gibi

[Nakarat Sonrası]

Ooh, ooh, ooh, ooh, ooh

(Hayır, hayır, hayır, hayır)

Ooh, ooh, ooh, ooh, ooh

[Nakarat]

İlk saniye, buradasın

Beni tüm kalbinle seviyorsun

Ve ikinci saniye, biz çığlık atıyoruz

Birbirimizin uzak düşmesini izlemek için

[Nakarat]

İlk saniye, buradasın (burada)

Beni tüm kalbinle seviyorsun (tüm kalbinle)

Ve ikinci saniye, biz çığlık atıyoruz (Oh)

Birbirimizin uzak düşmesini izlemek için (Ohh)

Üçüncü saniye, gittin

Bittiğini ve daha fazla istemediğini söyleyerek

Ama dördüncü saniye, evdesin (evde)

Sanki hiçbir şey olmamış gibi