Biz şimdi azar azar yol alıyoruz
Sükutun ve nimetin o diyarına.
Belki artık ben de yola koyulmalıyım
Fani dünyadan pılımı pırtımı toplamaya.
Ah sevgili akağaç korulukları!
Sen, ey dünya! Ve siz, ovaların kumu!
Şu ayrılan kalabalık önünde
Hüznümü saklamaya muktedir değilim.
Pek bir sevdim bu alemde
Teninde ruh olan her şeyi,
Boy boy dal atıp, pembe suyu
Seyreden titek kavak alemini.
Birçok düşünce aldı beni sessizlikte,
Bir yığın türkü yaktım kendime,
Ve şu asıksuratlı dünyada
Mesudum nefes alıp yaşadığıma.
Mesudum ki - öptüm kadınları,
Yuvarlandım otlarda, altımda çiçekler ezildi,
Ve hayvancıklar, ki küçük kardeşlerimiz gibidir,
Asla vurmadım onların kafasına kafasına.
Biliyorum, oralarda koruluklar yeşermez,
Kuğu boynuyla çınlamaz buğdaylar.
Ondandir ki şu giden kalabalığın önünde
Tir tir titrer her yanım.
Bilirim ki o diyarda olmayacak
Karanlık oldu mu altına çalan ekin tarlaları.
Ondandır ki kıymetlidir bana
Benimle bir dünyada yaşayan tüm insanlar.