Çabucak konuş ve düşünme,
Söylediklerin başkalarının canını yakıyor mu diye,
Acaba kırılganmışım gibi rol mü yapmalıyım,
Ki senin benden istediğin de bu,
Sen sessizlikte saklanmayı istiyorsun,
Bin kere daha böyle olacağı kesin,
Ama her neyse biliyorsun ki,
Kendimi ikna etmesini beceririm hep,
Her şeyin akıp gittiğine.
Kullan beni, incit beni, ruhumu çıkar at,
Ne istiyorsan onu yap benden,
Bu yine de değiştirmeyecek sana sahip olduğum gerçeğini, Komik yüzlü yeşil tavşanım.
Şimdi söyle bana ne kadar eder,
Yüzündeki balmumu masken,
Ama her neyse, biliyorsun ki eriyecek o,
Karın güneşte eridiği gibi,
Her şey akıp giderken.
Kullan beni, incit beni, ruhumu çıkar at,
Ne istiyorsan onu yap benden,
Bu yine de değiştirmeyecek sana sahip olduğum gerçeğini, Komik yüzlü yeşil tavşanım.
Vur bana, ıskalarsan,
Bir daha dene, mayın tarlası nasılsa bu,
Geçmişimizden kalanlar,
Bunu inkâr etmez, bu boşa harcanmış bir zaman,
Ve kalıcı yaralar, onları silmeye çalışmak da bir günah,
Haydi başla bana taş atmaya ki o bile suçsuz,
Haydi başla bana taş atmaya ki o bile suçsuz,
İlk taşı atan sen ol bana, çünkü onda da kötüyüm ben.
Kullan beni, incit beni, ruhumu çıkar at,
Ne istiyorsan onu yap benden,
Bu yine de değiştirmeyecek sana sahip olduğum gerçeğini, Komik yüzlü yeşil tavşanım.