Seni çoktandır tekrar görmek istiyordum,
benim çocukluk zamanımdan arkadaşım,
sana söyleyeceklerim vardı,
ve beni anlayacağını biliyordum.
Daha küçük kız iken sana geliyordum
bütün çocukluk sorunlarım ile.
Senin yanında kendimi güvende hissediyordum,
ve bütün dertler uçup gidiveriyorlardı.
Senin kolunda ağlayınca,
yeşil yaprakların ile
saçlarımı okşardın, benim eski dostum.
Dostum agaç öldü,
o şafak sökerken düştü.
Sen bu sabah düştün, ben geç kaldım,
bir daha rüzgarda dalgalanmayacaksın,
sen kesilmiş bir şekilde yol kenarında duracaksın,
ve bazı yoldan geçen,
geri kalmış hayata saygı duymuyor,
ve senin yeşil dallarını yoluyor,
ölü bir şekilde yere eğilen.
Bana şimdi kim o sükuneti verecek,
senin gölgende bulduğum?
Benim en iyi dostum benden gitti,
beni çocukluğuma bağlayan.
Dostum agaç öldü ...
Yakında camdan ve taştan bir ev büyüyecek,
onun kesildiği yerde,
yakında gri duvarlar çıkıntı yapacak,
onun güneş ışıgında yattığı yerde.
Belki bir mucize olacak,
ben bunun için gizlice bekleyeceğim,
belki evin önünde bir bahçe çiçeklenecek,
ve o yeniden yaşama dönecek.
ama o o zaman güçsüz ve küçük olacak,
ve seneler geçse bile,
o eskisi olmayacak.
Dostum agaç...