Mars [Turkish translation]

Sadece 17 yaşındaydı

Görüp görebileceğiniz en üzgün gözlere sahipti

Soğukta dudakları uyumuştu yeşil renkle

Ama başkasıyken kendisi gibi olamıyordu

Sabahları annesinin evlilik yüzüğünü takardı

Okul zorlaştı gördüklerinde parıltısını

Asma katının altına saklanır

Kafasındaki senaryoları oynardı

Kaliforniya'ya gitmeyi hayal ederdi

Herkesin ona hayranlıkla bakacağı

Bütün partnerlerinin onu

Saat dörde kadar arayacağı Kaliforniya'ya

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

(Yeah, yeah)

Her sabah yeni bir planla uyanırdı

Annesi ve babası anlamazdı

Neden 'kızlığını' kapatıp düzgün bir erkek olamayacağını

Asla sahip olamadığı aklının bir köşesini nazikçe yiyip bitirdi terapisi

Bu hikaye anlatıldı durdu sürekli, üzülüyorum bundan dolayı

Hikayenin yazarı imzası üzerinden bir servet yapmıştır eminim

Parayı da ona geri verdi çünkü

Kaliforniya'ya gitmeyi hayal ederdi

Herkesin ona hayranlıkla bakacağı

Bütün partnerlerinin onu

Saat dörde kadar arayacağı Kaliforniya'ya

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

(Yeah, yeah)

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

(Yeah, yeah)

Her şeyden kopmuş gibi hissediyor musun?

Her şeyden kopmuş gibi hissediyor musun?

Ölümüne korkuyor musun?

Her şeyden kopmuş gibi hissediyor musun?

Her şeyden kopmuş gibi hissediyor musun?

Ölümüne korkuyor musun?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

(Yeah, yeah)

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

(Yeah, yeah)

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?

Mars'ta yaşam var mı?