Live Undead [Turkish translation]

Üst üste gelen karanlık

Duvarlar üzerime yaklaştı.

Çivilenmiş gözlerim hala görüyor.

Vücudum evrildikçe şiddetli ıstırap içinde

Yaşamın acısını ölüm giderir.

[LEAD: HANNEMAN]

Alaca karanlığın yeniden doğuşundaki boşluk,

Küreklenmiş toprağın hafif sesleri.

Aklın çözüldükçe delilik büyüyor.

Yalnızca rüyalarım sırdır.

[LEAD: KING]

Gece soğuyor, alaca karanlık yakın,

Deliliğin sınırında yaralar kesilir.

Asılmanın formları, taze kıyılmış leş

Esirgenmiş nefes yok.

Bir kabukta hapsedildi, patlamaya hazır,

Ölü ruh,

Buz gibi,

Geceye.

Kafamın içindeki sesler

Beni aşağıda tut.

Sesler baskılanıyor.

Kükreyen gök gürültüsü gibi.

Beynimin içine sıçrayan bir yankı.

Acıya daha ne kadar katlanabilirim,

Acı!

Kafamın derinliklerinde şiddetli bir savaş,

Ölümle sona erecek ayrılmış bir karar.

Gözlerimdeki ızdırabı görüyorsun

Kontrolsüzce büyüyor,

Sanırım ölüm zamanı.

[LEAD: KING]

Bir yamyamın arzusu ateşi besler

kafanın içinde yanan.

[LEAD: HANNEMAN]

Yoğun acı beynini yiyor,

Torazin damarlarına pompalanır.

[LEAD: KING]

Ölüm içinde dolanır,

Etrafında ölüm kokusu,

Cehennemin şeytani büyüsü ruhu ele geçirir,

Zil sesini duy

Ölenlerin sayısını bildirir.

[LEAD: KING]

Sonsuza dek çürürken gülüyorsun,

İnsan eti

Ve yaşam gayen için aranıyorsun.

[LEAD: HANNEMAN]

Ölümsüz yaşa.