Learn To Let Go [Turkish translation]

Geçmişin tutsağıydım.

Geriye baktığımda acı vardı.

Herkese o kadar da kötü olmadığını söylüyordum.

İşler boka sarana kadar

Biliyorum ki insanlara hep sen kurban olmamalısın diyormuşum gibiydim.

Hayat herzaman adil değildir, ama cehennem kızgınlıkla yaşar.

Geri dönüşü seç. Mutlu son senin.

Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi.

İçimdeki iblisleri çıkartmanın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz.

Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Yatağımın altında bir öcü vardı.

Kafamın içine deli düşünceler sokuyordu

Herzaman fısıldıyordu "Hepsi senin hatan"

Bana "Hayır o kadar güçlü değilsin." diyordu.

Biliyorum ki insanlara hep sen kurban olmamalısın diyormuşum gibiydim.

Hayat herzaman adil değildir ama cehennem kızgınlıkla yaşar.

Geri dönüşü seç, mutlu son senin.

Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi.

İçimdeki iblisleri çıkartmanın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz.

Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Kötü kararlar vermekten yoruldum.

Şimdi anlıyorum belki de bir sebebi var.

Neden, ben çok sıkıntı çekmekten yoruldum

Evet, dürüst olmam gerekirse beni ben yapan şey bu.

Boşa geçen zamanlarıma tutunmalı

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Sanırım tavsiye ettiğim şeyi uygulama zamanım geldi.

İçimdeki iblisleri çıkartmanın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Eğer izin vermezsem geçmiş yakamı bırakmaz.

Yaşayın ve öğrenin ve asla unutmayın.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim.

Akışına bırakmayı öğrenmeliyim, Akışına bırakmayı öğrenmeliyim