Duruyorum zamanın bir yerlerinde asılı kalmışcasına
Yeşillikler, güzellikler ve serinlikler içinde
Kudretli ağacın tacı beyaz göklere yükselirken
Bense güzellikler ve yarenler içindeyim
Düşüyorum işte,
Enginlere.
Duruyorum zamanın bir yerlerinde asılı kalmışcasına
Dünya-ağacı'nın(1) tepesinde.
Yükseklerden, düşüyorum zamanın ortasından,
Dipsiz derinliklere, boşluklara ve zamansızlığa.
Sonbaharda ağaçlar kabuklarını dökerken,
Dallarını, yapraklarını ve kestanelerini,
(Dökerken) yanı başıma bir hışımla,
Kökler ve toprak sarar (beni) koynuna.
Zamanım tükenirken başka bir mekan beni bekler.
Hem ölüyken hem de ölümden ırakken,
Hem yaşarken hem de yaşamdan ırakken.
Nehirler durmadan akar Elf diyarlarına,
Kaynağı tükenmez diyarlardan.
Hem karanlıkken hem de karanlıktan ırakken,
Hem soğukken hem de soğuktan ırakken.
Zaman içinde, zamanın dışında,
Tanrıların tebessümlerini esirgemediği yerde.
Bilinmezliğin nehrinden içiyorum,
Nefret denizinde yelken açıyorum,
Almışım rüzgarı ardıma,
Gidiyorum sona, kudretin anlamı ve başlangıcına.