Immortalized [Turkish translation]

Şimdi savaş zamanı, şimdi bizim zamanımız.

Geri çevrilmeyeceğiz.

Besle içinde gürleyen ateşi,

Şimdi harekete geçme zamanı, şimdi şov zamanı.

Şevklerini kırana dek savaşacağız.

Şimdi oyuna başlama zamanı, zıvanadan çıkmış bir zaman.

Deliliğin uçmasına izin ver.

Onlara geri savrulamayacak bir güç göster.

Yıkıp yutmak için gereken gücü bul.

İçindeki canavarın şimdi uyanmasına izin ver.

Bu dünyada yalnızca güçlü olanlar hayatta kalır.

Gürlemeye kulak ver, o zaman hissedeceksin damarlarındaki hayatı.

Ruhunda biriken enerjiyi hisset, çünkü zamanı geldi.

Ah, fırtınadan önceki sessizlikte,

Bir başka efsane doğacak,

Bir başka savaş kazanılacak.

Yükseleceğiz.

Ah, bu yüzden kulak ver yüzleşmenin çağrısına.

Bugün egemenlikle besleneceğiz.

Asla solup gitmeyecek bir mirasın bekçisi ol.

Ölümsüzleş.

Ham duygu, saf adanmışlık,

Bize şahitlik edecek.

Ve hafızamız uzun süre taze kalacak.

Gizlenmek yok, bölünmek yok,

Tek vücut halinde ilerlerken görsünler bizi şimdi.

Merhamet göstermek yok, bırak da dünya görsün,

Yenilmez olduğumuzu.

Hiçbir şeyin kontrol sınırlarımızı aşmadığını göster onlara.

Daha yükseğe taşı, arzumuz:

Neye dönüştüğümüzü belirleyecek.

Hayatının sınanmasına hazır mısın?

Korkuyu gör onların gözlerinin içinden oluk oluk akan,

Ruhunda biriken enerjiyi hisset, çünkü zamanı geldi.

Ah, fırtınadan önceki sessizlikte,

Bir başka efsane doğacak,

Bir başka savaş kazanılacak.

Yükseleceğiz.

Ah, bu yüzden kulak ver yüzleşmenin çağrısına.

Bugün egemenlikle besleneceğiz.

Asla solup gitmeyecek bir mirasın bekçisi ol.

Ölümsüzleş.

Hisset, esir almak yok şimdi.

Kabullen, karşımızda durmak imkansız.

Kulak ver, hükmümüze şimdi.

Benimse, onlara imajımızı çiz,

Sonsuza dek kalacak.

Ah, fırtınadan önceki sessizlikte,

Bir başka efsane doğacak,

Bir başka savaş kazanılacak.

Yükseleceğiz.

Ah, bu yüzden kulak ver yüzleşmenin çağrısına.

Bugün egemenlikle besleneceğiz.

Asla solup gitmeyecek bir mirasın bekçisi ol.

Ölümsüzleş.