Evlilikler üzerine yakın tarihli bir istatistiğin sonucuna göre: Evli çiftlerden % 2’si, nikahta tam bir mutluluğa kavuşuyor, kendilerini sonsuza dek eşlerine aşık kabul ediyorlarmış.
Evliliklerin % 9’unda eşler, bazı güçlükleri aşarken de, huzurlu bir birliktelik içinde oluyorlarmış.
Yalnızca evliliklerin % 10’unda gerçek ayrılma
söz konusu oluyormuş. Kalan % 79’unda -çoğunluk- evlilik devam ediyormuş. Ama, nasıl?
Bağışlayın beni, rica ederim, önemli değil,
sen diyebiliriz birbirimize,
nasıl da ciddisiniz, aynı zamanda zeki,
nasıl da daha fazla tanımak isterim sizi,
dahası, dahası, dahası
Nasıl da güzelsin, nasıl da güzelsin,
çok ihtiyacım var sana,
hayatımın kadınısın sen,
benimle kalmanı istiyorum senden
çünkü seni seviyorum çünkü seni seviyorum
ah, nasıl da güzel iki kişilik yaşam.
Seni seviyorum, sana kanım kaynadı
ama bazen biraz moralim bozuk oluyor
yo yo gerginlik çıkarmıyorum. Her zaman her şeye katlandım,
ama epeydir neredeyse hiç konuşmuyoruz artık
dahası, dahası, dahası
Çocuklar varken, yo olmaz yapamayız, peki ya anne babalarımız?
İşte o, hiç olmaz, zor elbette, dostlar, insanlar, iş, evet iş de, ayrılamayız… O halde? Böyle devam etmeliyiz, çocuklar için, herkes için, başkalarının karşısında mutlu görünmeliyiz, her şey sakin her şey yolunda, küçük burjuva ihaneti, yalan, komedi, zavallılık, dahası, dahası, dahası
Nasıl da güzeldin, nasıl da güzeldin,
sana ihtiyacım vardı
hayatımın kadınıydın
benimle kalmanı istedim senden
çünkü seni seviyordum çünkü seni seviyordum
ah, nasıl da güzel iki kişilik yaşam.