Gözlerimin tuzunu yaladım
Diğerlerinden daha güçlü olduğumu anlayabilmek için
Yastığımızın kıvrımlarını gizledim canını sıkmasın diye
Kokuyu çaldım duyulardan
Hissettim yalanını burnumla
Sıkıca tuttum nefesimi dişimin arasında, kimse eziyetimi bilmesin diye
Duydum gökyüzünün çatırdısını
Her gün daha da büyüyen
Gürültüyü kopyaladım
Hayat hantallaştığında ağaçlar da öyle yapar
Denizin terini yuttum
Gri bulutlar giyen
Her şeyin eksik olan diğer şeylere ait olduğunu anladım, sadece mevcutlara değil
Yaşamak yeterli değil eğer
Mesafe yoksa
Arzu etmene izin veren
Kaybolmak tekrar geri kazanmak için
Ayrılmak değildir
Bizler yok olamayan maddeleriz
Rüyaların kanatlarını söktüm
Her seferinde çatıya düşsünler diye
Yeğlerim dünyada kedilerle kalmayı nasılsa bir gün geri geleceksin
Ve fark edeceksin hissettiğin şeyin
Köklerinin azizlerin mekanında olduğunu
Fakat yanlış kişinin hareketlerine dönüştüğü her sefer kaybeden olarak geri döndüğümüzü
Yeni mevsimleri davet ettim
Günün derisini değiştirmek için
Derinin her bir parçasını çiçeklerle kapladım
Azizlerin ismiyle çağırdım
Fazla rahat fazla uzak
Onları güçlü rolü oynayanlardan korkmaya ikna ettim
Yaşamak yeterli değil eğer
Mesafe yoksa
Arzu etmene izin veren
Kaybolup sonra geri gelmek
Bölünmek değildir
Bizler yok olamayan maddeleriz
Yaşamak yeterli değil eğer
Dans yoksa
Seni uçmaya ikna eden
Özgür, kendini kapatmadan ve sonunda uyku bilmeyen bu odaya teslim olarak
Yeni farkettim
Bu kışın duvarları yok
Gözlerinden sadece rüzgar geçiyor
Ve kendiyle birlikte pişmanlığını da alıp götürüyor
Artık sönmeyen bir gökyüzünün.
Kandır beni artık şimdi
Yaşayabileceğime
Yaşayabileceğime
Yaşamak yeterli değil eğer
Dans yoksa
Seni uçmaya ikna eden
Özgür, kendini kapatmadan ve sonunda uyku bilmeyen bu odaya teslim olarak
Uyku bilmeyen bu odaya
Uyku bilmeyen bu odaya
Bizler yok olamayan maddeleriz
Kaybolamazsın
Kaybolma