iyi biriydim
sana hiç zarar vermezdim
masum bir çocuktum
hiçbir suçum yoktu
affet beni sana,
vermiş olabileceğim bütün acılar için
yardımınla biliyorum ki
sana hep yakın olacağım...
ama çok üzdün,
üzdün beni terk ettiğinde
yine de affediyorum
bu arzuyla doldurmanı içimi,
hiçbir işime yaramazken...
iyi bir çocuktum ben,
yağmurun karın altında
yalnızca seni mutlu etmek için giderdim
elimde taşırdım kalbimi, anlıyor musun?
anlıyor musun bunu?
ama çok üzdün,
üzdün beni terk ettiğinde
yine de affediyorum
bütün bu aşkla...
bütün bu aşkla doldurmanı içimi,
aşkla yöneleceğim kimse yokken...
pazartesilerim kendimi aşağılamakla
salılarım boğulmakla geçiyor
çarşambaları kendimi çok küçük hissediyorum
perşembeleri öyle acınası bir haldeyim ki
cuma geldiğinde hayatım çoktan tükenmiş oluyor,
cuma geldiğinde çoktan ölmüş oluyorum
ahh rabbim,
ahh rabbim,
bu arzuyu neden verdin bana,
onu söndürmek için gidebileceğim hiçbir yer yokken
neden aşkla doldurdun içimi
bu aşksız dünyada?
bir kişi bile yokken yöneleceğim
bu aşkın kilidini açmak için
ve neden, hapsettin beni
bu gururumu kıran bedene
rabbim, nefret mi ediyorsun benden?
neden, hapsettin beni
bu gururumu kıran bedene
benden nefret mi ediyorsun