Merhamet göster, lütfen
Düşmüş minik bir kuşu okşarcasına
Göz yaşlarına boğul
Bana yukarıdan bak,
Ve acınası olduğumu söyle
Önemi yok
Olurda beni çizmenin burnuyla oradan oraya fırlatırsan
Kirli olmaları önemli değil
Çamurlu ellerini tutarım
Bir daire oluşturup
Hadi dans edelim
Yalayıp yutalım
Nahoş yığınları
Katlanılmaz derecede
Baharatlı tercih ediyorum
yalan, yalan, yalan, la, la, la...
Korkmuş minik kuş
Hoşçakal diyemiyor
Aşkını jestlerle göstermek uğruna sessizliğe bürünüyor
Tevazu olduğunu düşündüm
yalan, yalan, o bir yalan, yalan değil
Bu şekilde canı yanan
herkes daha nazik bir dünyaya gitmeyi diliyor
Nefret ve sevgi
Bırak birbiri içinde erisin
Yanaklarım genişleyecek
Şekerin tatlı tatlı kaosunda
Yalan, yalan, yalan, la, la , la...
Belli belirsiz gülüşün yüzünden
Seninle buluşmak istiyorum
Biliyorum, yanımda olmak için buradasın
Yalnızca sevilmek istedim
Benim için burada oluşun yalan, yalan, yalan
Gök gürültüsünün gürlediği yerde
Acınası kutsal bu histen
Geriye yalnızca aşk kalmalı
Kar ve keder düşerek
İyice yığılıyor
Arzu ve pişmanlıklarım içinde gömülüyor
Kaderimizin bağlandığı uzak baharın yaraları bile kapanacak
Parlak bir rüyanın ortasında
Düşen ışık
Sana ulaşacak
Göz kamaştırıyor
Gözyaşlarım durmuyor
Hey, lütfen yanıbaşımda kal
Beni bırakma
Karanlık tarafta
Beni bırakma, göremiyorum
Uzun bir süre için sadece
Beni bırakma
Sonsuza kadar
Yalnızca seni seveceğim