Holy Wars...The Punishment Due [Turkish translation]

Kardeş kardeşi öldürecek

Kan dökülecek meydanlarda

Din için öldürmek

Anlayamadığım bir şey

Benim gibi aptallar, denizi geçip

Gelirler yabancı topraklara

Sor şu koyunlara inançlarını

Siz Tanrı'nın emri ile mi öldürüyorsunuz?

Bölünmüş bir ülke

Elbette ki ayakta kalamaz

Geçmişim silindi, artık utanç ve

Saçma toyluklar yok

Son yaklaşıyor, bu gayet bariz

Büyük planın bir parçası

Şimdi İsrail'e bakmayın hiç

Kendi vatanınız da olabilir

Kutsal savaşlar...

Podyumda duruyorum

Her şeyi bilen bir alim misali

Sanık sandalyemde

Tokmağın sesi kanunları onuyor

Kürsümden ahkam kesiyorum

Dünyayı değiştirecek bir önder misali

Minberimdeyim, sanki daha kutsalmışçasına

Tepeden bakarak Tanrının elçisi gibi.

Savaşı organize bir suç halinde çıkartıyorlar

Sinsi saldırılar kayaları püskürtüyor

Cephenin arkasında

Kimileri beni almak için riske giriyor

Kimileri beni öldürmek için yaşıyor

Fakat her şekilde ölüyorlar

Karımı ve bebeğimi öldürdüler

Beni köle etmek umutları ile

Bu ilk... ve son hatalarıydı!

İttifak tarafından ödendi, tüm devleri katletmek için

Sıradaki hata... artık hata yok!

Doldurun çatlakları adli beton ile

Bir şeyi söylememem onu düşünmediğim anlamına gelmez

Üç vakte kalmadan düşüncelerimi benden alacaklar

Ne dediğimi biliyorum. Şimdi de aşırı doz ve merhamet infazlarının yokluğundan ötürü bağırmalıyım