Mayısın ilk günü yola çıktım
Günün çoğunda pencereden dışarıya bakıyordum
Yağmurun cama damlamasını izledim
Ve şiddetli bir rüzgar sert ve hızlı bir şekilde esti
Bunu bir uyarı olarak görmeliydim
Bir uyarı olarak Bir uyarı olarak
Bir uyarı olarak
Bakıcıma hafta sonu izni verdim
Yemeklerim hasta tarafından hazırlanmıştı
Daktilom mezar gibi sessizliğe büründü
Ve piyanom ise odanın köşesine geçti
Dişleri gıcırdar şekilde
Dişleri gıcırdar şekilde Dişleri gıcırdar şekilde
Dişleri gıcırdar şekilde
Şükür Şükür
Şükür Şükür
Ceketimi almadan evimden ayrıldım
Bakıcımın asla kabul etmeyeceği bir şey
şehirdeki küçük yollardan geçtim
Bir ineğin yanından geçtiğim inek kahverengiydi
Ve pijamalarım ise kefen gibi üstüme yapışmıştı
Kefen gibi Kefen gibi
Kefen gibi
Karşımda küçük bi ev belirdi
İçinde birsürü umut ve hayalin bulunduğu
Sesi kulağıma yakın bir kadın
"Neden içeri gelmiyorsun?" dedi
"Gözün başın solmuş duruyorsun"
Solmuş Solmuş
Solmuş
Şükür Şükür
Şükür Şükür
Kadına döndüm, kadın gençti
İçtenlikle bir selam verdim
Ama biliyordum, Eğer bakıcım yanımda olsaydı
Bin yıl da geçse izin vermezdi
O daveti kabul etmeme
Daveti O daveti
O daveti
Şimdi her şeyi riske atmak akıllıca mı diye düşünebilirsiniz
Risk almak
Ama onun sıcak çikolatası ve meditasyonu varken bu imkansız
Bakıcım benim tek kurtuluşum
O yüzden eve döndüm
Eve döndüm Eve döndüm
Şarkımı söyleyerek
Şükür
Gözyaşları gözlerimden fışkırıyor tekrar
Şükür
Bunları yakalamak için 20 tane kova lazım
Şükür
Ve taşımak için
20 güzel kız
Şükür
Ve gömmek için 20 derin çukur
Şükür
Gözyaşları gözlerimden fışkırıyor tekrar
Şükür
Bunları yakalamak için 20 tane kova lazım
Şükür
Ve taşımak için
20 güzel kız
Şükür
Ve gömmek için 20 derin çukur