Gravity [Turkish translation]

Evet, yapalım.

Nananana dadadada

Beni sonsuza dek seveceksin,

söylediğin buydu, bana söylediğin buydu.

Bu sözler etrafımda dolaşıyor,

Peki sana nasıl izin verdim, gitmene izin ver bebeğim?

Bunun olmadığını biliyorum, bittiğini biliyorum.

ama ben hala devam ediyorum, hala devam ediyorum

aynı güçle sana sarılmak

beni yanlız bırakmaya çalışıyorsun

Senin geleceğin olduğumu söyledin.

şimdi sadece senin geçmişin miyim?

Sadece beni sevdiğini söyledin

Kalbinin sonsuza dek yanımda kalacağını

Bu yüzden sana her şeyimi verdim ve sonra

şimdi beni terk mi ediyorsun

Hala seni bekliyorum, değil mi?

Kalbim her zaman

seni yerçekimi gibi çizmek

Konuşma tarzın, cümlelerin, sözlerin,

Her birini hatırlıyorum

O zamanlar senden sonra hala etrafımda duruyor

Peki sana nasıl izin verdim, gitmene izin ver bebeğim?

"İnan" kelimesine gizlenmiş "yalan",

Görmedim ve şimdi hala

kendimi düşünmeye kandırıyorum

Bana yalan söylediğin yalan.

Sana yatırdığım bahis sonunda başarısız oldu.

kendi başıma koşuyordum bir yarış

Tatlım şimdi bana bak.

Geri gelen tek şey cevapsız bir yankı.

kafamın etrafında dönen

Beni geride bıraktın, dağılıyorsun.

ve korkuyorum ki, sensiz bir evrende sürükleneceğim.

Eğer senin içinse, herhangi bir şeyi hareket ettirecek güce sahibim.

bunu biliyorsun

Ama kalbine hiçbir şey yapamam. (Yerçekimi)

Kilonuz, beni hala çekiyor, beni yutuyor

Zaman geçtikçe yaralar artar

ve iyi hatıralarımız bile izlerini gizler.

Aklımda bıraktığın form sadece bir yalan.

peki neye inanmalıyım?

Bir daha asla emin olamam.

ve arkandan sonra bağırmaya devam ettim

Senin geleceğin olduğumu söyledin.

şimdi sadece senin geçmişin miyim?

Sadece beni sevdiğini söyledin

Kalbinin sonsuza dek yanımda kalacağını

Bu yüzden sana her şeyimi verdim ve sonra

şimdi beni terk mi ediyorsun

Hala seni bekliyorum, değil mi?

Nasıl hissettiğimi biliyorsun

Sana güvenmiştim ve sonra ...