Karanlıkta kayboldum, ışıktan uzaklaşıyorum
Babama, kardeşime, yaratıcıma ve kurtarıcıma inancım
Akşamın üstesinden gelmeme yardım et
Bilincimde kan ve aklımda ölüm
Kasvetimden çıkıp mezarımdan yükseliyorum
Korkunç sona doğru
Artık vücudum benim tapınağım
Kan akıyor, askerler kızıl
Şarabı bana ver, ekmek sende kalsın
Sesler aklımda yankılanıyor
Tanrı yaşıyor mu yoksa Tanrı öldü mü?
Tanrı öldü mü?
Kötülüğün nehirleri ölen topraklardan geçiyor
Keder içinde yüzerken öldürüp, çalıp ödünç alıyorlar
Yarın yok çünkü günahkarlar yargılanacaklar
Küllerden küllere, ruhu tekrar çıkartamazsın
kime güvenirsin yozlaşma ve şehvet,
bütün adaletsizliklerin kardeşliği seni boş ve tamamlanmamış bırakınca?
Bu kabus ne zaman son bulacak?
Söyle bana ne zaman kafamı boşaltabilirim?
Biri bana cevabı söyleyecek mi
Tanrı gerçekten öldü mü?
Tanrı gerçekten öldü mü?
Son nefesime kadar felsefemi korumak için
Gerçeklikten yaşayan bir ölüye dönüşüyorum
Doğru zamana kadar düşmanlarımla empati kuruyorum
Tanrı ile şeytan benim yanımdayken, karanlıktan aydınlık gelecek
Yağmurun kızıla dönüşünü izliyorum
Ekmeğe ihtiyacım yok bana daha fazla şarap ver
Kafamda dolanan bu bilmeceler
Tanrının öldüğüne inanmıyorum
Tanrı öldü
Kaçacak yer yok, saklanacak yer yok
Acaba öbür tarafta yine karşılaşacak mıyız onu düşünüyorum
Hak kitabın dediklerinin bir kelimesine inanıyor musun ?
Yoksa sadece kutsal bir peri masalı da tanrı öldü mü
Tanrı öldü
Tanrı öldü
Tanrı öldü
Tanrı öldü
Doğru!
Ancak hâlâ kafamın içindeki sesler bana tanrının öldüğünü söylüyor
Kan aşağı dökülüyor, yağmur kızıla çalıyor
Tanrının öldüğüne inanmıyorum
Tanrı öldü
Tanrı öldü
Tanrı öldü