Garden Song [Turkish translation]

Bir gün, yaşayacağım

Tepenin üstündeki evinde

Ve kel komşun kaybolduğunda

Bir bahçe ekeceğim, o zaman

Gülleri yere tutkalla yapıştırıyorlar

Görmelisin, binlercesinden bahsediyorum

Burada büyüdüm, hepsi yanıp kül olana kadar

Kapı kasasındaki çentikler hariç

[Nakarat]

Ne zaman uzadığını bilmiyorum

Sudaki yansımamızı görüyorum

Huntington'da bir köprüden

On yedi yaşındayken çitlerden atladım

Sonra ne istediğimi biliyordum

[Dörtlük 2]

Ve büyüdüğümde, bakacağım

Telefonuma ve hayatımı göreceğim

Ve bu tekrarlanan rüyam gibi olacak

Sinemadayım, ne gördüğümü hatırlamıyorum

Ekran dev dalgalara dönüşüyor

Sonra bir yurt odası, etrafı çevrili bir labirent gibi

Ve seni bulduğumda

Bacağıma dokunuyorsun, ve ben ısrar ediyorum

Ama biz işi pişiremeden uyanıyorum

[Nakarat]

Nasıl olduğunu bilmiyorum ama daha uzunum

Sudaki bir şeyden olmalı

Bahçemizdeki her şey büyüyor

Perili olduğunu bilmek zorunda değilsin

Doktor ellerini karaciğerimin üstüne koydu

Bana dargınlığımın küçüldüğünü söyledi

Hayır, çok çalışmaktan korkmuyorum

İstediğim her şeyi alıyorum

İstediğim her şeye sahibim