Göç kız
Ey göç kız, git!
toprağının buğday yüzüyle tanış, tınısına kulak ver.
o toprakta masal uyur, destan yaratan da büyür.
çürümese de civan ölenler, her çocuk yazgılıdır
erken büyür, ecelsiz ölür.
Fırat neden asidir, anla.
küskün Dicle'de yüreğini yıka, yüzü gülsün
dağlarında soluklan.
inceden bir tütün sar çaya sevdalı, kaçak olsun.
hudut boylarını sarhoş atlarla çiğne.
kekik kokulu eşkıya yele sırdaş ol.
sonra da Harran'da yüzünü güneşe dön.
yazgını ağartan ışıkla yükle heybeni, Newroz'la gel!
heybendeki ışık bahtın olsun...
Mevsim kışa dönende,
göçler yola düşende,
kirpik göze süzen de,
gözleri göç alırım.
Göç gözlü göçer kız,
bakışları hançer kız,
yurdu yuvası yasaklım,
sürgünlükten naçar kız!
Çadır kurar od yakarım,
külüm de korlar saklarım,
göğsümde uçları açık
yaralar bırakırım.
Göç gözlü göçer kız,
sürgün bölük pörçük kız,
yurdu yüreği talanlım
sürgünlükten beter kız!