사계 [Four Seasons] [Sagyae] [Turkish translation]

Dört mevsim gelip geçiyor

Sana kışımı ve yazımı da verdim

Sen benim dünyamdın ama gitmene izin vereceğim

Seni gerçekten sevdim mi ki?

İlkbahar ne zaman geldi?

Doğru, uzun zamandır buradayız

Shakespeare'in oyunu gibi

Sonunda gerçek aşkımızla buluşmuşuz gibi

Gözlerimiz sadece birbirini görüyor

Şimdi yeni bir şey istiyorum

Sana dünyayı verdim

Çünkü sen benim her şeyimdin

Sana kışımı ve yazımı da verdim

Bu sıcak ve soğuk mevsimlerde

Seni gerçekten sevdim mi ki?

Seni sevdim mi?

Birbirimizi özledik

Birbirimizden sıkıldık

Bu uzun gece ve gündüzler

Ben paslanmadan önce

Yeniden parlayalım

Bu iki mevsim değişiyor

Sana dünyayı verdim

Çünkü sen benim her şeyimdin

Sana kışımı ve yazımı da verdim

Bu sıcak ve soğuk mevsimlerde

Seni gerçekten sevdim mi ki?

Seni sevdim mi?

Gidebilirsin

Arkana bakmayacağın için, burada olmayacağım

Biz mükemmel bir çifttik

Bu kadarı yeterli

Sen gittiğide

Dört mevsim gelip geçiyor

Sana kışımı ve yazımı da verdim

Sen benim dünyamdın ama gitmene izin vereceğim

Seni gerçekten sevdim mi ki?

Seni sevdim mi?