exile [Turkish translation]

Seni onun kollarında dikilirken görüyorum, tatlım

Gülüyorum ama aslında komik değil

Sadece beş dakikanı aldı

Bizi bitirip, içimdeki tüm aşkla beni koridorda bırakman

Sanırım bu filmi daha önce gördüm

Ve sonunu beğenmedim

Sen artık yuvam değilsin

Öyleyse şimdi neyi savunuyorum?

Sen benim şehrimdin

Şimdiyse sürgündeyim, gidişini izlerken

Bu filmi daha önce görmüştüm

Göz ucuyla baktığını görüyorum, tatlım

Sanki o sadece senin dublörün gibi

Sanki parmaklarını benim için kana bulayacakmışsın gibi

İkinci, üçüncü ve yüzüncü şanslar

Kırılan dallarda dengede durmaya çalışıyorum

Gözlerin yarama tuz basıyor

Bu filmi daha önce görmüştüm

Ve sonunu beğenmedim

Artık seni ilgilendirmiyorum

Öyleyse şimdi neyi savunuyorum?

Sen benim tahtımdın

Şimdiyse sürgündeyim, gidişini izlerken

Sanırım bu filmi daha önce görmüştüm

Bu yüzden yan kapıdan ayrılıyorum

Öyleyse git

Senin için dökeceğim gözyaşının haddi hesabı yok

Bunca zaman

İnce bir yol üzerinde yürüyormuşuz

Benim haykırışlarımı duymadın bile (Beni duymadın bile)

Beni asla uyarmadın (Bense seni pek çok kez uyardım)

Bunca zaman

Aklını okumayı öğrenemedim (aklını okumayı asla öğrenemedim)

İşleri yoluna koyamadım (İşleri yoluna koymadın)

'Çünkü beni asla uyarmadın (seni pek çok kez uyarmıştım)'

Pek çok kez uyarmıştım, pek çok kez uyarmıştım

Sen bunları görmedin

Sanırım bu filmi daha önce gördüm

Ve sonunu beğenmedim

Sen artık yuvam değilsin

Öyleyse şimdi neyi savunuyorum?

Sen benim şehrimdin

Şimdiyse sürgündeyim, gidişini izlerken

Bu filmi daha önce görmüştüm

Öyleyse git

Senin için dökeceğim gözyaşının haddi hesabı yok

Bunca zaman

İnce bir yol üzerinde yürüyormuşuz

Benim haykırışlarımı duymadın bile (Beni duymadın bile)

Beni asla uyarmadın (Bense seni pek çok kez uyardım)

Bunca zaman

Aklını okumayı öğrenemedim (aklını okumayı asla öğrenemedim)

İşleri yoluna koyamadım (İşleri yoluna koymadın)

'Çünkü beni asla uyarmadın (seni pek çok kez uyarmıştım)'

Bunca zaman

Aklını okumayı öğrenemedim (pek çok kez uyarmıştım)

(Pek çok kez uyarmıştım) İşleri yoluna koyamadım

'Çünkü beni asla uyarmadın (Asla uyarmadın)'