Aldığım tüm kararlar, beni buraya getiren,
Ne doğru ne yanlış fakat acele olan bu yere!
Ayaklarımın gittiği yere dek ve kalbim attığı sürece
Bu onun ritmi, bu onun atışı!
Son yapraklar dokunduğunda ellerim altındaki toprağa,
Bu yaz bitti ben evime dönüş yolu bulamadan
Görünüşe göre hala hazır değilim bu yolculuğu sonlandırmaya,
Fakat yine de üzgünüm seni orada yalnız başına bıraktığıma...
Sen ev dersin, ben soyutlanma
Sen aşk dersin, ben aynaların hapsi
Sen güvenlik dersin, ben son soluk
Sen hayat dersin ben
Distopya
Bu hikayelerin doğru olabileceğini dıymuştun,
Şimdi dinle, bu seni yok edecek:
Dışardaki dünyada her şey bir yalan
Tek gerçek saf kalplerin acısı ve bu üzgün şarkılar,
Kendini öldürmek istediğin...
Fakat acılar denizi beni yutan,
Senin boğulacağın göl kadar derin değil
Bu son sözlerim, keşke gözlerimi yakabilseydim, tıpkı tüm diğer yüzsüz isimler gibi benimkini de meşelerin ardına gömün...
... Ve boğulurum boşluğumda!