Aşkımdan nafile korktun -
Benim sevgim öyle korkunç değildir.
Seni görebilmem bile yeterdi,
Gülümsemeni görmem bile.
Bir başkasına gitmiş isen
Ya da bilmediğim bir yerde isen,
Yeterdi bana çiviye asılı
Yağmurluğunu görmem.
Hangi ara, ey geçici dost,
Aldın başını gittin kaderini arayarak,
Yetti anlamama yağmurluğunu asmadığın
O çiviyi görmek.
Günler aktı geçti, yıllar aktı geçti,
Sis, rüzgar ve yağmur.
Evde olan biten - daha beteri imkansız:
Duvardan söktüler çiviyi.
Sis, sonra rüzgar ve sonra yağmurlar,
Günler geldi geçti, yıllar geldi geçti,
Yetiyordu bana görmek
Çividen kalan o küçük izi.
Çivinin izi de kaybolunca
Boyacının fırçasıyla,
Yetmişti bana bilmek
Dünde kalan çivi izinin yerini.
Aşkımdan nafile korktun -
Benim sevgim öyle korkunç değildir.
Seni görebilmem bile yeterdi,
Gülümsemeni görmem bile.
Sonra da, sıcak bir yel estiğinde yakalamak
Kah kemanın ağlayışını, kah baterinin bakır tınısını...
Peki elime ne geçecek,
Onu sen anlayamazsın.