Coming Home [Turkish translation]

Uzaktaydım ben, bir neden arıyordum.

Başka bir amaç bulmak için.

Denizlere açıldım, çok iblisimle dövüştüm.

Gökyüzündeki tanrılara baktım.

Cehennemde durdum, çoğunun acı çekmek zorunda kaldığı yerde.

Gözlerimi diktim şeytanın gözlerine.

Çok yol yürüdüm, çok eski tanrılara* tanıklık etmek için.

Ve ateşin muhteşem kapısını buldum.

Çok taşı vardı, inancımı sorguladım.

Ordular verdi yükselmek için sebep.

Cellat, ödünç alabileceği kemikleri arıyor.

Ben gece kaçtığımda.

Savaş ya da kaç...

[Nakarat]:

Tekrar yaşa.

Tüm yollar biter.

Eve geliyor olacağım.

Işığını hazır tut.

Çünkü bu gece.

Ben eve geliyor olacağım.**

Cehenneminden kaçtım, pek çok ölümlülerin.

Ardından bir kralın kanını içtim.

Çöl yağmuru, yönü aşındırdı.

Melekler benimle ilgileniyorlardı.

Öyle görünüyor ki

[Nakarat]:

Tekrar yaşa.

Tüm yollar biter.

Eve geliyor olacağım.

Işığını hazır tut.

Çünkü bu gece.

Ben eve geliyor olacağım.**

Hikâyem sona erer, başladığı yere çok uzakta değil.

Yorgun bacaklarım yaşlandı.

Bir göçebenin gözünden, dünyayı gördüm.

Ev, kalbin olduğu yerdir, uzun zamandır söylüyordum.

Böylece giderim.

[Nakarat]:

Tekrar yaşa.

Tüm yollar biter.

Eve geliyor olacağım.

Işığını hazır tut.

Çünkü bu gece.

Ben eve geliyor olacağım.**

Eve geliyorum.***

Eve geliyorum.***

Eve geliyorum.***