Kendime dışarıdan bakıyorum iki kişiymişiz gibi,
hareket eden elimi izliyorum, kararını,
dışarıdan açıkça görüyorum: gerçek değil bu jest
ve hissediyorum: ben yokum o harekette.
Bazen durup dumanına bakıyorum bir sigaranın
belki fazlaca açık kalıyor ağız sonra aceleyle kapanıyor,
açıkça görülüyor bir ifade aradığım,
nasıl da yabancılaştırıcı, nasıl da yorucu bu benim kurgum
Bir jest arıyorum, doğal bir jest
emin olmak için bu bedenin benim olduğundan.
Bir jest arıyorum, doğal bir jest,
kendi benliğimiz gibi bütünlüklü.
Oysa hiçbir şey bilmiyorum, paramparçayım, bilmiyorum artık kim olduğumu;
tek anladığım, sürekli olarak kendimi koşullandırdığım:
erkek gibi olmalısın, aziz gibi, ilah gibi,
benim için hep nasıllar var ve ben yokum.
Öldürmediğim bütün o iyi şeyler yüzünden
kimbilir hayatımda kaç maske oluşturmuşum,
bu maskeler artık bir parçam olmuş,
ne zor ne yorucu onları fırlatıp atmak.
Bir jest arıyorum, doğal bir jest
emin olmak için bu bedenin benim olduğundan.
Bir jest arıyorum, doğal bir jest,
kendi benliğimiz gibi bütünlüklü.
Bir jest arıyorum, doğal bir jest,
emin olmak için bu bedenin benim olduğundan.
Bir jest arıyorum, doğal bir jest,
kendi benliğimiz gibi bütünlüklü.