Canyon Moon [Turkish translation]

İnanmak için bunu görmen lazım, gökyüzü hiç bu kadar mavi görünmemişti

Bırakmak çok zor bunu, her zaman yaptığım şey bu

Bu yüzden Kanyon Ay’ının altındaki zamana geri gidiyor, düşünüp duruyorum

Dünya’nın mutlu beklentisi, kapının sarısı, buruk mavi

Jenny’nin dediğini duyuyorum, “Çocukları okuldan almaya git”

Ve Kanyon Ay’ının altındaki zamana geri gidiyor, düşünüp duruyorum

Senden epeyce ayrı kaldım

Tavana bakıyorum, iki hafta ve evde olacağım

Duygularımı beraberim de taşıyorum, Paris’ten Roma’ya

Ve Kanyon Ay’ının altındaki zamana geri gidiyor, düşünüp duruyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, eve gidiyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, eve gidiyorum

Sohbet ederken hızlıca bir duraksama, hiç duymadığım şarkıları çalıyor

Hippi müziğinin eski bir aşığı, sanki sözleri bilmiyormuş gibi davranıyor

Ve Kanyon Ay’ının altındaki zamana geri gidiyor, düşünüp duruyorum

Senden epeyce ayrı kaldım

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum

Gidiyorum, oh, eve gidiyorum

Gidiyorum, oh, gidiyorum (Eve)

Gidiyorum, oh, gidiyorum (Eve gidiyorum)

Gidiyorum, oh, eve gidiyorum (Evet)

Gidiyorum, oh, gidiyorum (Eve gidiyorum)

Gidiyorum, oh, gidiyorum (Eve gidiyorum)

Gidiyorum, oh, eve gidiyorum (Hey)