Being Alive [Turkish translation]

Seni yakınında tutan biri

Seni derinden inciten biri

Sandalyende oturup

Uykularını mahveden biri

Ve yaşadığını farkına vardıran biri

Sana çok ihtiyaç duyan biri

Seni çok iyi tanıyan biri

Seni şaşırtan biri

Sana acı çektiren biri

Ve sana destek veren biri

Yaşaman için

Beni canlı tutan, kafamı karıştıran biri

Benimle övgüyle dalga geçen biri

Beni işe yarar hissettiren biri

Günlerimi renklendiren biri

Ama yalnızlık yalnızlıktır

Hayat dolu değildir

Beni yakınında tutan biri

Beni umursamaya zorlayan biri

Kendimi toparlamamı sağlayan biri

Hep yanımda olan biri

Yaşamaktan en az senin kadar korkan biri

Yaşamaktan, yaşamaktan

İçini açtığın biri

Gözünden sakındığın biri

Öyle biri, hoşuna gitsin ya da gitmesin

Yaşamın bir parçasını, bir çoğunu paylaşmak istediğin biri

Beni canlı tutan, kafamı karıştıran

Benimle övgüyle dalga geçen biri

Alışmamı sağlayan biri

Günlerimi renklendiren biri

Ama yalnızlık yalnızlıktır

Hayat dolu değil

Beni sevgiyle donatan biri

Beni umursamaya zorlayan biri

Kendimi toparlamamı sağlayan biri

Hep yanında olacağım

En az senin kadar korksam da

Sağ çıkmamıza yardım etmek için

Yaşamaktan, yaşamaktan

Yaşamaktan, yaşamaktan