[Verse 1]
tuzlu hava ve kapındaki toz
daha önce hiçbir şeye bu kadar ihtiyaç duymamıştım
"emin misin?" diyen fısıltılar
hiç olmadığım kadar
[Nakarat]
ama hafızamda kaybolmuş hâlde görebiliyorum bizi
ağustos zamanda bir ân gibi geçip gitti
çünkü hiç benim olmamıştı
ve yatak örtülerinin arasında görebiliyorum bizi
ağustos bir şişe şarap gibi yudumlanıp bitti
çünkü sen hiç benim olmamıştın
[Verse 2]
güneşin altında sırtın
oraya ismimi yazabilmeyi diliyorum
okula döndüğünde arayacak mısın?
sana sahip olduğumu düşündüğüm zamanları hatırlıyorum
[Nakarat]
ama hafızamda kaybolmuş hâlde görebiliyorum bizi
ağustos zamanda bir ân gibi geçip gitti
çünkü hiç benim olmamıştı
ve yatak örtülerinin arasında görebiliyorum bizi
ağustos bir şişe şarap gibi yudumlanıp bitti
çünkü sen hiç benim olmamıştın
[Bridge]
daha iyisi için değiştiğimiz zamanlarda
istemek benim için yeterliydi
benim için, yeterliydi
tüm bunların umuduyla yaşamak
belki ararsın ve "alışveriş merkezinin arkasında buluşalım" dersin diye planlarımı iptal etmek
bir yaz aşkı ve "biz" diyebilmem için çok fazlaydı
çünkü sen benim değildin ki kaybedeyim seni
hiç benim olmamıştın ki kaybedeyim seni
[Nakarat]
ama hafızamda kaybolmuş hâlde görebiliyorum bizi
ağustos zamanda bir ân gibi geçip gitti
çünkü hiç benim olmamıştı
ve yatak örtülerinin arasında görebiliyorum bizi
ağustos bir şişe şarap gibi yudumlanıp bitti
çünkü sen hiç benim olmamıştın
[Outro]
çünkü hiç benim olmamıştın
benim olmadın
ama hatırlıyor musun
kenara çekip "arabaya bin" dediğimi hatırlıyor musun?
belki ararsın diye planlarımı iptal ettiğimi?
tüm bunların umuduyla yaşadığım zamanlarda
"alışveriş merkezinin arkasında buluşalım"
kenara çekip "arabaya bin" dediğimi hatırla
ve belki ararsın diye tüm planlarımı iptal ettiğimi
tüm bunların umuduyla yaşadığım zamanlarda
"alışveriş merkezinin arkasında buluşalım"
kenara çekip "arabaya bin" dediğimi hatırla
ve belki ararsın diye tüm planlarımı iptal ettiğimi
tüm bunların umuduyla yaşadığım zamanlar
tüm bunların umudu için, tüm bunların umudu