At The Gallows End [Turkish translation]

Gün doğumu seni selamlıyorum, Işığının güzelliği

Sıcacık ve hassas, asla gece gibi değil

Gözyaşları içinde seni son kez göreceğim

Öyleyse kutsa beni, kaderimle buluşacağım

Günahkarlar için aman yoktur

Hypnos uykumu benden aldı

Bu hayatımın son gecesinde

Şarapla içerek yaptıklarım üzerine düşünüp taşındım

Kullarıyla birlikte şeytana içtim

Gideceğin yere arkadaşlarınla gitmek iyidir

Kimse benimle son kadehimi paylaşmaz

Bu yüzden tanıdıkların şerefine içiyorum

Çal kardeşim, benim için çal

Umut ve inancın çanlarını çal

Lanetim için çal

Darağacının sonundayım

Üzücü duygularla bu kitabeyi söylerim

Son eserim, mezar taşım, kalbimin vedası

Tyburn tepelerindeki darağacında

Sadece akbabalar beni asılırken görmeye gelecek

Kafatasımın bakışını seyret

Ay tarafından aydınlatılan dar ağacı

Sanatıyla gurur duyan marangozun

Ölümüm için yaratılmış bir eserine

Ben dışlananım kazanan değil

Hayatını günahkar olarak yaşayan

Düşmüş biriyim

Şeytan bana "oğlum" dedi

Yakında zamanı, karanlık şimdilik kaçtı

ve öleceğim yeri görüyorum

Rahip kayıp ruhum için dua edecek

Zamanını boşa harcadığından eminim

Bir günahkar, bir aptal ya da bir şeytan

ya da hayatın bir kurbanı sadece

Cehennem ateşinde yanmanın eğlenceli yanı yok

ama kesinlikle hayatımdan keyif aldım

Çal kardeşim, benim için çal

Umut ve inancın çanlarını çal

Lanetim için çal

Darağacının sonundayım