Alesia [Turkish translation]

Çim yeşildi

Hep olduğu gibi

O uğursuz gün

Siyah kuş onların şarkılarını söyledi

Hep söyledikleri gibi

O siyah-mektup günü

Büyük kapıyı geçtik

En son kez

Geriye dönüp bakmadım

Kalacağımızı biliyordum

Onların gitmemize izin vermeyeceğini biliyordum

Ölüm şeridini bırak

Gözlerindeki parıltıyı gördüm

Korku ve esarettendi

Ezici yükten

Sevgili zemin

Beni eve götür

Alesia, Alisanos

Gittiğimde beni uyandır

Ianotouta, sonsuzluk

Faydasız fedakarlığımızı ilan et

Hayatı bağrımıza bastığımız o zeminde

Ölüme sarıldık

Çocukların ağlaması susarken

Hıçkırık öldürücüydü

Alesia, Alisanos

Gittiğimde beni uyandır

Ianotouta, sonsuzluk

Faydasız fedakarlığımızı ilan et

Çim yeşildi

Hep olduğu gibi

O uğursuz gün

Geçitlerken yürüdüğümüzde

Daha önce binlerce kez yaptığımız gibi

Kalacağımızı biliyordum

Alesia, Alisanos

Gittiğimde beni uyandır

Ianotouta, sonsuzluk

Faydasız fedakarlığımızı ilan et

(Alesia'nın dışında)

(Yaşayan bir kurban teklif ettik)

(Alesia'nın kapılarının dışında)

(Gözyaşlarımızın kuruduğu yerde)