Black [Turkish translation]

Şehir sokaklarının duvarlarına dokunduk ve

Açıklayamamıştım,

Ne yazık ki bize yollarımızı gösterdi,

Asla nedenini sorma?

Indirin Cennet yolladı(ve),

Kiliseye tövbe etme niyeti yok,

Dizlerimin üzerinde,

Sadece ağlamak için.

Siz ona seyahat edene kadar,

Geri dönemeyeceğiniz yer,

Son acı gittiğinde,

Ve geriye kalan tek şey siyah.

Yanan geceler, bana geliyor ve,

Bir şekilde, Eylemlerimi cezalandıracak,

Ve bulacak,

Bütün suçlarımı

Ama sonra soruyorlar, onları gördüklerinde

Sonra hissetmek istiyorlar,

Hayaletler, duvarlar, rüyalar,

Benim var.

Sonunda, gelenler geldi ve,

Asla geriye bakmadılar,

Gözlerinde kör eden yıldızlar varken,

Ama bütün gördükleri siyahtı.

Onları kandırdım,

Bir kötülük şeridi gibi görünmeyi umarak,

Ama bir kısım hemfikirdi,

Maske değil,

Bana karşı dürüst ol,

Yok sayılmayı göze alamayız,

İllet (birisi) olduğumu.

Pratik, içinde olmamız gerektiğinden,

Hepsi bana baktığında,

Ve denediler,

Ah denediler.

Ve takip ettiğinizde,

Ve arkanıza sarıp sarmalayın,

Gökyüzündeki o yıldızlara bakarken,

O beyaz bulutlar onu siyaha çevirdi.